CDU/CSU tarafından sunulan "Zustrombegrenzungsgesetz" yasa tasarısı, göçmen haklarını kısıtladığı ve Avrupa hukukuna aykırı olduğu gerekçesiyle tepki çekiyor. Amnesty International, tasarının geri çekilmesi çağrısında bulunurken, sivil toplum kuruluşları Berlin'de protesto düzenleyecek.
Berlin- Almanya’da CDU/CSU Federal Meclis Grubu tarafından sunulan ve göçü sınırlamayı amaçlayan “Zustrombegrenzungsgesetz” yasa tasarısı, insan hakları örgütlerinin sert tepkisiyle karşılaştı. Amnesty International, tasarının açıkça Avrupa ve uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirterek geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Amnesty International Almanya Genel Sekreteri Julia Duchrow, yaptığı açıklamada tasarının temel insan haklarına aykırı olduğunu vurguladı:
"Man kann ein Unrecht nicht durch ein anderes Unrecht wiedergutmachen.” (Bir haksızlık, başka bir haksızlıkla telafi edilemez.)
Duchrow, Aschaffenburg’daki bireysel bir suçun, yasa tasarısında öngörülen önlemlerle önlenemeyeceğini belirterek, CDU/CSU’nun ısrarcı olması halinde Almanya’nın hukukun üstünlüğünü, Avrupa fikrini ve insan haklarının evrensel geçerliliğini sorgulanır hale getireceğini söyledi.
Aileleri Ayıran Yasa Tasarısı
Tasarının en tartışmalı maddelerinden biri, ikincil koruma statüsü (subsidiärer Schutz) alan mültecilerin aile birleşimi hakkının süresiz olarak askıya alınmasını öngörmesi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına ve Avrupa hukukuna aykırı olan bu düzenleme, özellikle savaştan kaçan aileleri kalıcı olarak ayırma riski taşıyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesine aykırı olan bu uygulamanın, uluslararası hukuk ihlali teşkil ettiği belirtiliyor.
Federal Polis İçin Yeni Yetkiler ve Racial Profiling Endişesi
Tasarının bir diğer tartışmalı noktası, Federal Polise (Bundespolizei) göçmenlerin ülkeden sınır dışı edilmesi konusunda yeni yetkiler verilmesi. Bugüne kadar yalnızca yerel yabancılar dairelerinin yetkisi altında olan bu süreçte, Federal Polisin tren istasyonları gibi kamusal alanlarda kimlik kontrollerini artırabileceği ifade ediliyor. Amnesty International, bunun sistematik “Racial Profiling”e, yani etnik kökene dayalı ayrımcı kimlik kontrollerine yol açabileceğini belirtiyor.
Ayrıca, Federal Polisin kendi başına sınır dışı kararları alabilmesi öngörülüyor. Amnesty International’a göre, Federal Polisin hukuki değerlendirme yapma yetkinliği olmadığı için bu durum büyük bir suistimal potansiyeli taşıyor ve adil yargılanma hakkını tehdit ediyor.
Yasa Tasarısına Karşı Protesto
Amnesty International ve çeşitli sivil toplum kuruluşları, yasa tasarısına karşı 31 Ocak Cuma günü saat 10:00’da Berlin’de, Federal Meclis’in önündeki Paul-Löbe-Allee’de bir nöbet eylemi düzenleyecek.
Bu yasa tasarısının geçmesi halinde, Almanya’nın göçmen politikalarında ciddi bir geriye gidiş yaşanabileceği belirtiliyor. Göçmen hakları savunucuları, özellikle savaş ve baskıdan kaçan insanların temel haklarının daha fazla kısıtlanmasının, ülkenin uluslararası yükümlülüklerine aykırı olduğunu vurguluyor.
Yorumlar
Yorum Gönder